28 Şubatın hesabı sorulmalıdır

Sözlerine Saadet Partisi Genel Başkanı 54. Hükümet’in Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’a Allah rahmet dileyerek başlayan DP İl Başkanı Mehmet Ali Çiftkaya, bütün sevenlerine ve Türk Milleti’ne başsağlığı diledi. “28 Şubat müdahalesinden bir süre sonra istifa etmek zorunda kalan Refah-Yol hükümetinin başbakanı bugün itibari ile artık aramızda değil” diyen Çiftkaya, “14 yıl önce bin yıl sürecek diyerek irtica bahanesi ile milletin bütün değerlerine savaş açıldı. Milletin talepleri yoktu ve inançlara saygı da yoktu. Peki, ne vardı? Haksızlık, zulüm, kayırma, fişleme, sermaye ayırımı vardı. İmam hatiplerin önünü kesme adına mesleki eğitim felç edildi. Uygulanan katsayı ile binlerce Anadolu çocuğunun istikbali ile oynandı, hayalleri yıkıldı. YAŞ kararları ile ordudan atılan binlerce subay ve astsubay mağdur edildi. Başka kamu kurumunda çalışmaları bile engellendi, siyasi cüzzamlı muamelesi gördüler” dedi.
Çiftkaya, yüz binlerce vatandaşı ‘irticacı’ diye fişleyen, eşi başörtülü ya da namaz kılan devlet memurlarını ‘irticaî karakter taşıyor’ diye fişleyen 28 Şubat sürecinin soruşturulması hakkında hiçbir yasanın olmamasının da demokrasiyle bağdaşmadığını söyledi. Gazetecileri, iş adamlarını, bürokratları, yargıçları karargâha çağırıp irtica brifinglerinde dakikalarca ayakta alkışlatanların, hâlâ sorgulanmamış olduğunu belirten Çiftkaya, “Peki neden sekiz yıldır AKP iktidarı “28 Şubat”ın soruşturulmasına yanaşmıyor? Tanklarla sokaklarda demokrasiye balans ayarı veren, yüz binlerce vatandaşı mağdur eden 28 Şubatçılar neden bir türlü hesaba çekilmiyor? Bu soruların cevabı düşünüldüğünde, ister istemez 28 Şubat sürecinin baş aktörü emekli orgeneral Çevik Bir’in ve diğer bazı emekli aktörlerin AKP’ye yakın şirketlerde danışmanlık yaptığı, AKP ile birlikte çalıştığı iddiası akla geliyor” dedi.
“İŞKUR HAKKINDA ÖNEMLİ İDDİALAR
Geçtiğimiz günlerde basın kuruluşlarına gönderilen ve 10 bilgisayar kursunun imzasını taşıyan bildiriyle ilgili açıklamada bulunan Mehmet Ali Çiftkaya, İŞKUR Müdürü’nün ‘böyle bir şey yok’ demekle işin içinden çıkamayacağını kaydetti. Çiftkaya, İŞKUR Müdürü’nün cevaplaması için şu soruları sordu: “Gerçekten Konya’ya ayrılan bütçenin yüzde 80 i yalnızca bir kursa verilmiş midir? İddialara göre kurs merkezi Yazır mevkiine taşınmışsa sebebi nedir? Bu taşınma ile ilgili Milli Eğitimin izni var mıdır? Kaç kişinin sınava girmesi gerekiyordu? Kaç kişi girebildi? Kaç kişi istihdam edildi? 2011 yılı eğitim programlarında bilişim sektörü ile ilgili hiçbir programın olmaması acaba kursların hakkını arama çabasına tepki olarak mı gelişmiştir?”